Bizi Takip Edin
Gazze'ye Antalya'dan Bakmak

Gazze'ye Antalya'dan Bakmak

Gazze’deki masum bebelerin acısı, insani değerlerin unutulduğu her yerde dayanılmaz bir sessizlik halinde ekranlardan yankılanırken, bizim ekranlarda ise bir bakıyorsunuz Antalya’da Lopez konseri…



Yazar: Cengiz YILDIZ | Gazze'ye Antalya'dan Bakmak

Sanat ve kültür, özgürlüğün ve insanlığın aynasıdır; yozlaşmış toplumlarda ise karanlık ağır basar. 

 

Gazze’deki masum bebelerin acısı, insani değerlerin unutulduğu her yerde dayanılmaz bir sessizlik halinde ekranlardan yankılanırken, bizim ekranlarda ise bir bakıyorsunuz Antalya’da Lopez konseri…

 

Ve medyamızdan ekranlara yansıyan bol baloncuklu inciler: ”Jennifer Lopez Antalya konserinde sahne şovlarıyla nefes kesti…” Özel sahne performansı ve hafızalardan silinmeyecek kostümü ile…. İzleyicileri büyüledi… Bilet fiyatlarının 1.500.000 TL ulaştığı konserde…. vs.” 

 

Öte Yandanlı Haberler

 

Oysaki aynı ekranlarda birkaç dakika önce “Öte Yandan” ile başlayan Gazze haberi de işlenmişti. Aralarında bebeklerinde bulunduğu 21 Filistinlinin daha katledildiğini söylüyordu.

 

Elbetteki medya bir toplumun aynasıdır. Aynanın işlevi var olan bir gerçeği yansıtmak değil midir? Amenna…  Ancak ülkemizdeki medyanın eli çubuklu haritacılarının yansıttıkları ile toplumun yaşadıkları ve yansıttıkları aynı şey değildir.

 

Bu bir konser mi? yoksa kanser mi?

 

Sahneye çıkan bir şarkıcının kıyafetini veya dansını tartışmıyoruz. Tartıştığımız şey; toplumun ruhudur, yönüdür, karakteri ve kişiliğidir. Toplumun hangi değerlere prim verdiği, gençliğin ne tür örneklerle büyüdüğüdür. 

 

Bu bir konser değil bir kültürel kanserdir. 

Bu sanat yapmak değil, ahlaki çözülmenin tümörüdür. 

Bu bir eğlence değil, kimliksizleştirme ayinidir. 

Bu sahne bir konser değil, bir vicdan yangınıdır. 

 

Bu gösteriyle milletin vicdanına zehirli bir gül takdim edilmiş ve tövbe acılarının üzeri ışıltılı sahne tozlarıyla örtülmüştür.

 

Kültürel Erozyon

 

Oysa bu kadim coğrafya, sanatla ahlakı, estetikle maneviyatı aynı çerçevede barındırmayı bilmiş, ilhamını Kur’an’dan, kıblesini vicdandan alan bir medeniyetin mirasçısıdır. 

 

Bugün tövbe acılarıyla Gazze’ye, Antalya’dan bakabilen topluluklar da vardır. Onlar bu kadim coğrafyanın geçmişini deneyimleyerek geleceğini tasarlayanlardır. Onlara göre;

 

“Devletin kültür politikası yalnızca kalkınmaya değil, toplumun ruhunu ve benliğini muhafazaya da odaklanmalıdır. 

 

Medya, sanat, eğitim ve dijital alanlar, manevi kalkınmanın da siperleri hâline getirilmelidir.

 

Kültürel bağımsızlık, ekonomik bağımsızlıktan farksızdır. Bir millet; toprağını değil, kültürünü kaybettiğinde sessizce fethedilir. Tarih gösteriyor ki imanını kaybetmiş bir toplum, yurdunu kaybetmiş bir milletten daha perişandır.”